1-İstanbul’un Ortası (Malik Aksel)

Türk yazar ve ressam Malik Aksel’in (1901 – 1987) ilk kez 1977’de çıkan kitabıdır. Yakın tarihimizin bizzat içinde yaşamış, o dönem İstanbul’unun gelenek ve göreneğini, gece hayatını, şehir yapılanmasını şahsen görmüş olan Aksel bu tanıklıklarını böylesi önemli bir kitapla da taçlandırmış. Kitabın tanıtım bülteninden: ‘’Eski İstanbul. Eski İstanbul’un eğlence hayatı. Gelenekler, terbiye, İstanbul’u İstanbul yapan değerler. Direklerarası’nda bir kantocuya vurulmuş İmam Hakkı Erendi, tek sazlı saz şairi Âşık Cemal, dokunduğu her ürünü bereketlendiren Pazarola Hasan Bey, Güllü Agop, Kel Hasan, Dümbüllü İsmail, ramazan davulcuları, fotoğrafçılar, meddahlar… Hayal bir şehirden, hayal kadar gerçek, gerçek kadar hayal yazılar.’’


2-Boğaziçi’nin Tarih Atlası (Sedat Bornovalı)

1970 İstanbul doğumlu sanat tarihçisi ve rehber Sedat Bornovalı’nın ilk kitabıdır. Tarihçi bu kitabında İstanbul’un yanı sıra Antik devirden günümüze pek çok medeniyetin uğrak mekânı olan Boğaziçi’nin tarihî sahnede nasıl yer aldığını gösteriyor. Tanıtım yazısından: ‘’İki kıtayı birleştirmek, üç imparatorluğun ağırlığını omuzlarında taşımak şimdiye kadar tek bir şehre kısmet oldu. İstanbul ve Boğaziçi Antik dönemden bugüne çevresindeki tüm siyasi yapıların gözdesi, birçok medeniyetin uğrağı oldu. Bundan 2500 yıl önce Perslerin sandalları birbirine bağlayarak ‘İlk Boğaz Köprüsü’nü yaptıkları yer de burasıydı, Latinlerin Bizans’tan devraldığı yer de burası, Fatih’in o görkemli fethine sahne olanda da, 1624’ün bir Temmuz sabahında ansızın Tarabya kıyılarına çıkan Kazak akınıyla şaşkınlığa düşen de… Kendisi de bir Boğaz çocuğu olan sanat tarihçi Dr. Sedat Bornovalı, dünyada bir örneği daha olmayan Boğaziçi’nin her iki yakasına sıralanmış tarihî ve kültürel mirası tadına doyulmaz bir incelikle ve zengin görseller eşliğinde anlatıyor.’’


3-Esir Bir Rus Diplomatın Gözünden İstanbul (Pavel Artemyeviç Levaşov)

Kitabın tanıtım yazısı her şeyi açıklığa kavuşturuyor: ‘’Pavel Artemyeviç Levaşov, 1763’de Rusya maslahatgüzarı olarak geldiği İstanbul’da 1771’e kadar kaldı. İstanbul’da bulunduğu yıllar Osmanlı-Rus ilişkilerinin belki de en gergin olduğu ve sonunda 1768-1774 Savaşı’nın ilan edildiği bir dönemdi. Savaş ilan edilir edilmez Rusya elçilik çalışanları Yedikule’ye hapsedildi. Levaşov, özgürlüğünü kazandıktan sonra 1771’e kadar süren esaret yıllarına dair hatıralarını kaleme aldı. Elinizdeki kitabın ilk bölümünde Levaşov’un esaret yıllarına dair hatıralarını, ikinci bölümde ise İstanbul ve şehirdeki günlük hayata dair kaleme aldığı mektuplarını okuyacaksınız. Kitap, sizi Levaşov ile birlikte bir taraftan İstanbul sokaklarında gezdirirken, diğer taraftan da en mahrem saray dedikodularına kulak misafiri edecek. Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş günlerini başlatan en önemli savaşa giden süreci de esir Rus diplomatın bu hatıralarında okuyacaksınız.’’


4-İstanbul’dan Sayfalar (İlber Ortaylı)

Günümüz tarihçiliğinin en önemli isimlerinden Dr. İlber Ortaylı’nın ilk kez 1987’de çıkan çalışmasıdır. 1947 doğumlu tarihçi de ‘’Eski İstanbul’’ döneminin havasını teneffüs eden ve bugünle dünü mukayese edebilecek bir bilgiye sahip önemli bir isim. Kitap Ortaylı’nın gazete ve dergilerde yayımlanan İstanbul’a dair yazdığı yazılarından, şehrin semtlerini ve yerleşim düzenini anlattığı içeriklerinden oluşuyor. Arka kapağından bir alıntı: ‘’Sultanahmet Meydanı, Beyazıt, Bâbıâli, Beyoğlu, Pera, Tarlabaşı, Balat, Eyüp, Kumkapı ve Taksim’den yola çıkan İstanbul’dan Sayfalar sokaklarından meydanlarına, camilerinden mezarlıklarına, ulema semtlerinden eğlence mekânlarına, kütüphanelerinden meyhanelerine benzersiz bir İstanbul yolculuğu. İlber Ortaylı; diliyle, tarihiyle, kültürüyle var olan eşsiz bir hazinenin, bir dünya başkentinin sayfalarını aralıyor.’’


5-İstanbul Şehrin Sırları (Faruk Pekin)

Türk yazar ve turizmci Faruk Pekin tarafından yazılan kitapta tarihî İstanbul’la beraber bugünün İstanbul’unu, onun sokakları ve mekânlarını da öğrenebilirsiniz. İstanbul ve Kapadokya üzerine yazdığı kitaplarla da bilinen Pekin’in bu kitabındaki tanıtım yazısından bir alıntı: ‘’ ‘Nerde o eski İstanbul!’ hayıflanmalarıyla haksızlığa uğruyor. Oysa bir kenti sadece geçmişiyle değil bugünüyle de sevmenin ve geleceğe taşımanın yolu, onu sevmekten geçiyor. Sevmek tanımakla, tanımak ise sokaklarında kaybolmakla, her köşe bucağının tadına varmakla mümkün. 30 yılı aşkın süredir Adım Adım İstanbul gezileri düzenleyen Faruk Pekin kültürel mirasın ışığında, ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel etmenleriyle, doğasıyla, tarihi dokusuyla, her sınıf ve tabakadan insanıyla, iktisadi, toplumsal yönleriyle, yaşayan bir İstanbul’u sergiliyor.




Bu Yazıyı Paylaşın

Damla Narin Kapucu

27/03/2024
1920'lerde doğan Afro-Amerikan kökenli bir müzik türü olan Jazz, sadece melodiden ve ritimden ...
10/08/2023
Lüksün ve zarafetin önde gelen temsilcilerinden biri olan Loro Piana, Bodrum'da tanıttığı ...
07/08/2023
Barbie filmleri, çocukluğumuzdan beri bizi büyüleyen, eğlenceli ve renkli karakterlerle dolu animasyonlardır. ...

Tüm Yazılar Bitti :(