Kutsal ayda ibadet eden vatandaşlar, iftar ve sahur sofralarında dengeli ve özenli beslenmeye dikkat edecek. Ramazan ayıyla özdeşlemiş güllaç ise sofralarda başköşede yer alacak. Geleneksel
Baklava Yufkası ile Güllaç Yufkası Karıştırılmamalı
Güllaç yufkasının çok ince ve hassas bir yapıda olduğunu dile getiren Avni Ongurlar, bu sebeple yufkayı sütle ıslatarak tepsiye dizmenin çok önemli bir detay olduğunu iletti. Baklava yufkasıyla güllaç yufkasının karıştırılmaması gerektiğini de söyleyen Ongurlar, ‘Ramazan denince akla ilk olarak güllaç geliyor. Bizler de bu önemli lezzeti yaparken çok özenli davranıyoruz. Kullanacağımız ham maddelerin en iyisini seçiyor ve bu konuda taviz vermiyoruz. En güzel kelebek cevizini alıyor ve şeker olarak da sadece pancar şekeri kullanıyoruz. Sütümüzü mandıradan temin ediyoruz ve yarı manda yarı inek sütünü karıştırarak güllacımızı yaparken kullanıyoruz. Daha sonra güllacımızı yaprak yaprak baklava misali ıslatıp tepsimize diziyoruz. Güllaç yufkasının çok ince bir şekilde açılması çok önemli bir detay. Baklava yufkasıyla karıştırılabiliyor ancak farkı şurada; baklava yufkası kendi öz hamuruyla açılıyor, güllaç yufkası ise nişastayla yapılıyor. Güllaç yufkası kuru olduğu için sütle yumuşatarak tepsiye dizmek gerekiyor. Dizme işlemine başladıktan sonra, orta kısma ceviz döşeyip üstüne tekrar yufkamızı diziyoruz. Tepsimizi bitirirken de sunum ve servis için üzerini güzel bir şekilde süslüyoruz.’ diye konuştu.
Güllaçta Hafız Mustafa farkını yaşatmak adına kullanılan her detaya önem verdiklerini ileten Ongurlar, ince detayları şu şekilde açıkladı, ‘Güllacımızın piyasada olanlara göre daha kaliteli ve farklı olma sebepleri ise sütümüzün mandıra sütü olması, pancar şekeri kullanıyor olmamız ve kaliteli ceviz kullanmamız. Kullanılan ürünlerde hiçbir katkı maddesi olmadığı için farklılığımız tam da burada ortaya çıkıyor. Kaliteli malzeme, ustalarımızın el becerisiyle buluşunca müşterimizin damak tadına her sene aynı lezzetle aynı şekilde hitap ediyoruz.’