Başta maske ve sosyal mesafe olmak üzere tüm uyarılara dikkat edildiği sürece, kendimizi yola vurup ülkenin güzelliklerini keşfedebiliriz. Birkaç gün önce çıkan ‘Butik Oteller - Ege ve Akdeniz’den Seçtiklerim’ kitabımdaki rotalardan biri Bozcaada, diğeri Gökçeada. İkisi de birbirinden güzel bu adalarda hem doğayla buluşmanız hem orta halli bütçelerle tatil yapmanız mümkün.




Bozcaada

Soğuk Denizin Sıcak Toprakları

Eski adı ‘Tenedos’ olan Bozcaada, Türkiye’nin köyü olmayan tek ilçesi. Feribottan iner inmez solunuzda deniz restoranlarının çevrelediği şirin bir liman, sağınızda muhteşem bir kale göreceksiniz. Adanın içine doğru yürüdükçe de kendinizi bir Osmanlı-Rum kasabasının dar arka sokaklarında kaybolmuş olarak bulacaksınız. Cam gibi sularda yüzmek ve dalış için birebir. Ama ağustosta bile suyun serince olduğunu unutmayın. Ayazma Plajı en kalabalık ve suyun en ılık olduğu yer. Kumunun da şifalı olduğu söylenir. Daha sakin alternatiflerse Mermer Burnu, Akvaryum Koyu, Sulubahçe, Habbele.


Polente’de Günbatımı

Bozcaada ilkçağdan beri üzümüyle biliniyor. Evliya Çelebi Seyahatname’de Bozcaada’yı “Dünyanın en güzel çavuş üzümlerinin yetiştiği yer” olarak anlatmış. Üzümler güzelliğini adanın eksilmeyen rüzgârına ve neme borçlu. Balık ve deniz ürünleri de adada çok lezzetli. Asma yaprağında sardalye, ada lokması ve bademli kurabiye denemeden dönmeyin. Çınaraltı’nda sakızlı Türk kahvesi için. Güneşi batırmak için de Polente’yi seçin.


Ada Romantizmini Yaşayın

Kaikias, Bozcaada’daki en sevdiğim otellerden biri. Biri Bozcaada, diğeri Midilli kökenli mimar bir çiftin imzasını taşıyor. Ada romantizmi ve estetik bir araya gelince, sade bir şıklık çıkmış ortaya. Otel deniz kenarında… En güzel odaları ‘Yalı’ ve ‘Kaikhane’ adını verdikleri iki süit. Kaikias’ta hem adanın merkezi bir noktasında konaklayıp hem de kalabalıktan uzak kalabilme şansınız var. Yeri Bozcaada Kalesi’ne çok yakın. La Madonna adını verdikleri restoranlarında Ege lezzetlerini tadabilirsiniz. Kültür harmanını mutfağa taşımışlar; Türk ve Rum yemekleri bir arada. Yemeklerde kullandıkları malzemelerin birçoğunu da otelin sahipleri Habbele’deki kendi bahçelerinde yetiştiriyorlar. 5 odalı Amaranda Ada Evi, adanın merkezindeki Ayapetro, eski bir taş evin restore edilerek otele dönüştürüldüğü Latife Hanım Konağı, adanın en güzel koylarından birine nazır Akvaryum, Tuz Burnu’ndaki Mavi Karga konaklamak için seçebileceğiniz güzel adresler.

Kahve Ve Alışveriş

Adada 3’üncü nesil kahve dükkânları birbiri ardına açıldı. ‘Coffee Shelter’ ve ‘Kahverengi’yi deneyebilirsiniz. ‘Petit Coffee’ tatlılarıyla kalbinizi çalabilir. ‘Çiçek Pastanesi’nin sokak arasındaki orijinal dükkânında mis gibi kurabiyeleri tadın. ‘Aki’, ‘Masal’, ‘Sayfiye Atölye’, ‘Optika Gözlük’ ve ‘Bit Bozcaada’ gibi güzel tasarım dükkânlar. Kendiniz ya da sevdikleriniz için alışveriş yapabilirsiniz.


Nerede Yemek Yenir?

Ada’m, Rum Mahallesi’nin restoranları arasında minik bir deniz mahsulleri bistro. Sahibi Saada Delen’in eli her yerde ve müdavimler edinmeyi başaran bir adres. Sarımsaklı patates ve balık tantuniyi deneyin; kale manzaralı terası içinse gitmeden önce rezervasyon yaptırmayı unutmayın. Birbirinden güzel lezzetler için Madam Niça, Asma 6, Vahit’in Yeri ve Boboz da listenizde olsun.


Gökçeada

Büyük Ve Bereketli

Türkiye’nin en büyük adası Çanakkale’ye bağlı Gökçeada… Eski adı İmbros; ‘İmroz’ okunuşuyla yerleşmiş dilimize ve adanın adeta ikinci ismi olarak kullanılıyor, çok seviliyor. İmbros, ‘tanrıların yiyeceği’ anlamındaki ‘ambrosia’ kelimesinden gelmiş. Bugünkü isminiyse yer adlarının Türkçeleşmesi kapsamında alıp Gökçeada olmuş. Adadaki Rum kültürünü keşfedebileceğiniz Zeytinliköy çok güzel. Evlerin çoğu onarılmış. Pencerelerden çiçekler sarkıyor; taş döşeli yolları, çeşmeleri ve kiliseleriyle dingin bir yaşam var. Gökçeada’nın en güzel zamanları şimdilerde başladı; sonbahar ortasına kadar da keyifli havası devam eder. Ama suyu yazın bile serindir, aklınızda olsun!


Nerede Kalınır?

Gökçeada’nın en keyifli otellerinden biri Anemos. Türk - Yunan ortaklığında hayata geçirilen, Ege’nin renklerini dostlukla birleştiren bir yer. Gökçeada’nın eksik olmayan tatlı esintisinin keyfini bahçesinde çıkarabilir, havuzda serinledikten sonra bir kitabın sayfaları arasında kaybolmanın tatlı huzurunu yaşayabilirsiniz. Asıl ihtiyacı sakin bir kaçış olanların, “Güzel yemekler, güler yüzlü insanlar ve temiz hava bana yeter” diyenlerin seveceği bir mola verme durağı… Merkezdeki Petrino, Eski Bademli’deki Dimitri Ada Evi ile Zeytinliköy’deki Yeşil Ev konaklamak için seçebileceğiniz diğer güzel adresler. Nerede ne yiyelim derseniz; Leyla ve Cugura’ya gidin, bir de meşhur dibek kahvesinin tadına bakmadan da dönmeyin.



Bu Yazıyı Paylaşın

Saffet Emre Tonguç

27/03/2024
1920'lerde doğan Afro-Amerikan kökenli bir müzik türü olan Jazz, sadece melodiden ve ritimden ...
10/08/2023
Lüksün ve zarafetin önde gelen temsilcilerinden biri olan Loro Piana, Bodrum'da tanıttığı ...
07/08/2023
Barbie filmleri, çocukluğumuzdan beri bizi büyüleyen, eğlenceli ve renkli karakterlerle dolu animasyonlardır. ...

Tüm Yazılar Bitti :(