Neler beklemelisiniz ve neler terapi sınırının dışında kalır?
Birçok çift, terapiye aslen partnerinde hoşlanmadığı ya da yanlış bulduğu huyları, davranışları değiştirmek üzere gidiyor. Aslında bir değişim yaşanacağı kaçınılmaz olsa da burada ilk adımı bireylerin kendi değişimleri adına atması bekleniyor. Kendinizde yapacağınız değişim, partnerinizi de etkileyecek ancak tek beklentiniz partnerinizin değişmesi ise bu terapi sınırının dışında kalan bir konu!
İlk adımı nasıl atmalısınız?
Çiftler birbirlerine kırıldıklarında havada çok yoğun bir alınganlık da beraberinde geliyor. Ancak, karşınızdaki kişinin, sevdiğiniz, özen gösterdiğiniz o önemli yere koyduğunuz eşiniz/sevgiliniz olduğunu hatırlamak bu bulutları biraz dağıtabilir. Farklı düşüncelere ve görüşlere her zaman yer olduğunu ve kırgınlıkların yanı sıra hala aradaki özel bağın varlığını korumanın mümkün olduğunu unutmamalısınız. İşte bu bağ, size ilk adımı attırıp, terapiste götüren yol olabilir.
Terapiste gitmek için doğru zaman var mı?
Eğer partnerinizle konuşamadığınızı, birbirinizi anlayamadığınızı hissediyorsanız; iletişim kurmanın doğru bir yolunu bulmak için bir danışmanlık hizmeti alabilirsiniz. Burada amaç, hakemlik yapacak bir taraftan ziyade, sizi birbirinize aktaracak ve doğru iletişim kurmanızı sağlayacak bir danışman bulmaktır. Dolayısıyla tüm sabrınızı ve ilginizi tüketmeden yani en son çare olarak değil, çaba göstermeye hazır olduğunuzda gitmelisiniz.
Terapiye gitme fikrini partnerinize nasıl teklif etmelisiniz?
Terapiye gitmeliyiz çünkü; "seni artık idare edemiyorum/anlayamıyorum/sana katlanamıyorum!" Bu cümleler elbette, kırıcı ve karşınızdakini de savunmaya geçer bir moda sokacaktır. Ancak "seni seviyorum, ilişkimize özeniyorum ve bir uzmanla görüşmemiz gerektiğine inanıyorum” şeklindeki samimi bir ifade doğru bir yol olabilir. Burada önemli olan, sende bir sorun var mesajından öte, bizim bir sorunumuz var ve çözmek istiyorum mesajını verebilmekte.