Berlin, Türk vatandaşlarının ülke sınırları dışında en kalabalık olduğu şehir. Almanya’nın başkenti Berlin dört yıldır giderek daha da profesyonelleşen ‘Spirit of İstanbul Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. İlkbahar ile birlikte sadece ülkemizde değil Avrupa’da da festivaller peş peşe geliyor. Spirit of İstanbul Festivali nisan ayını karşıladığımız günlerde Berlin’de yapıldı. Her yeri Türk yemekleri tatlandırıyor, Türkçe şarkılar şenlendiriyor ve anason kokusu egemenliğini ilan ediyor.


Berlin’in içindeki Kreuzberg tıpkı küçük bir Türkiye gibi… Tek kelime Almanca bilmeseniz bile rahatlıkla yaşayabileceğiniz bu bölgedeki ‘Spirit of İstanbul’ adıyla Rakı Festivali düzenlendi. Festivali Türkler için bir hasret giderme etkinliği gibi düşünmeyin çünkü katılanların çoğu Alman. 10 bin kişilik Berlin Arena, festivalin ev sahibiydi. Şakşukadan taratora, kısırdan şiş kebaba kadar Türk mutfağı denince olmazsa olmazlarımız arasına girecek birçok lezzet katılımcılara sunuldu. Michelin yıldızlı ünlü şefimiz Serkan Güzelçoban yemekler yaptı. Peki Berlin’i nasıl keşfetmeli? Berlin’de nerelere gitmeli? İşte 10 adımda Berlin’i keşfetme rehberi…

Berlin tatilinizi birlikte planlayalım

Festival nedeniyle gittim ama itiraf edeyim Berlin’in dokusunu özlemişim. Şehri yeniden yaşamak, hatırlamak ve atmosferini solumak iyi geldi. Dönüşte de sıcağı sıcağına bir Berlin yazısı hazırlamak istedim ve sizin yerinize kendime sordum: Berlin 10 adımda nasıl keşfedilir? İşte yanıtı!


Kurfürstendamm Caddesi

Berlin’de kısaca Ku’damm dedikleri bu ana cadde aynı zamanda şehrin merkezi. Kaiser Wilhelm Kilisesi’ne özellikle dikkat edin çünkü 1943’te bombaların hedefi olan bu yapı savaşın acı yüzü hiç unutulmasın diye özellikle restore edilmiyor. Berlin’in ikiye bölündüğü dönemi gösteren heykel de caddede görecekleriniz arasında.


Parlamento Binası

Orijinal adıyla Reichstag, Berlin’deki en ünlü yapılardan biri. 1894’te yapılan binanın finansmanı, Fransızlardan alınan savaş tazminatından sağlanmış. Almanya’nın 2. Dünya Savaşı yenilgisi, 1954 yılında bu binaya çekilen Rus bayrağı ile tarihe yazılmış. 122 yıllık yapıya geçtiğimiz yıllarda bir cam kubbe ilave edildi. Vaktiniz varsa (zira çok sıra beklemeniz gerekebilir) binanın tepesine çıkıp yüzde 30’u yeşil olan doğa dostu şehir Berlin’i izlemenin keyfini çıkarın.


Brandenburg Kapısı

Berlin’in önemli sembollerinden biri olan kapı 1795’te tamamlanmış. Atina’daki Akropol’ün girişini anımsatıyor. Üzerinde, dört atlı arabasıyla Zafer Tanrıçası Nike’nin heykelini göreceksiniz. Devamındaki cadde Unter den Linden çok keyifli, oradan katedrale kadar yürüyün.


Yahudi Anıtı ve Müzesi

Brandenburg Kapısı’nın yakınındaki anıt, 2 bin 700 değişik ebattaki mezar şeklindeki taşın sıralanmasıyla oluşturulmuş. Nazi soykırımı utancının tarihe simsiyah sayfalarla yazıldığı günlerde Berlin’de yaşayan 170 bin Yahudi’den sadece 5 bini kurtulabilmiş. Bu acımasızlığın sanatla protestosu olan anıttan sonra mimar Daniel Libeskind imzasını taşıyan Yahudi Müzesi’ne gidin.


Postdamer Platz

Çok renkli bu meydana yakın bir noktada dünyaca ünlü Berlin Filarmoni Orkestrası’nın binası var. Meydandaki en ilgi çekici yapılar arasında ise Sony ve Mercedes binaları yer alıyor. Teknolojinin doğayı koruma aracı olarak kullanılmasının başarılı örneklerinden olan binalar, yağmur suyunun toplanması ve hem tuvaletlerde hem de bitkilerin sulanmasında kullanılmasına yönelik sistemle tasarlanmış.


Gendarmenmark (Jandarma Pazarı)

Aslında burası da bir meydan hem de şehrin en güzel meydanlarından biri… 17’nci yüzyıl sonlarından kalma meydanın ortasında bir konser salonu yer alıyor. Fransız ve Alman katedralleri, mimarisiyle sizi etkisi altına alırken; meydana çıkan sokaklar ve Oranienburger Caddesi ise geceleri kazandığı hareketlilikle şehrin kalbinin attığı noktalar.


Friedrichstrasse

Berlin’in yeni yüzünü görebileceğiniz, son yıllarda yapılan yatırımla birçok yeni binanın inşa edildiği bir bölge. Görülmeye değer oluşu ise bölgenin sadece binalarla değil sanat galerileri, restoranlar, farklı ihtiyaçlara yönelik dükkânlarla kazandığı modern ve planlı kimliğinden kaynaklanıyor.


Checkpoınt Charlıe

Berlin’in ortasındaki duvarla ikiye ayrıldığı yıllarda birçok acı anın biriktiği sınır geçiş noktası, bugün asker üniforması giyen Alman gençlerle hatıra fotoğraflarının çektirildiği turistik bir adres. Soluyacağınız hava soğuk savaş yıllarından çok uzak olsa da Doğu Berlin’den kaçan 5 bin kişinin yaşadıklarını zihninizde canlandırmanızı sağlayabilir; özellikle de kaçmak isteyenlerin kullandığı araçların sergilenmesi nedeniyle… 28 yıl boyunca şehri ikiye ayıran 155 kilometrelik duvar, 1989’da yıkılmıştı.


Alexanderplatz

Berlin’in en eski yapılarından olan Nikolai Kilisesi ve Kırmızı Belediye Binası bu bölgede görecekleriniz arasında. Civara, komünist döneme ait binalar hâkim. Meydan, 1989 yılında Doğu Alman yönetimini protesto etmek için yapılan 700 bin kişilik gösteriyle de tarihe geçmişti. Bölgede 365 metrelik bir TV kulesi var.


Bergama (Pergamon) Müzesi

Berlin’de Müzeler Adası olarak anılan ve UNESCO Dünya Kültürel Mirası Listesi’nde yer alan ‘Berliner Dom’ bölgesinde şehrin önemli müzelerini gezebilirsiniz. Burada bulunan Bergama (Pergamon) Müzesi ise sadece şehrin değil, ülkenin de gözbebeği. Ziyaret ettiğinizde üzülüyorsunuz çünkü Helenistik döneme ait bir şaheser olan 2 bin 200 yıllık Zeus Altarı, ülkemizden buraya getirilmiş.

BİLGİ

“Yazılarımı farklı tarihlerdeki ziyaretlerimin ardından kaleme aldım. Kaçınılmaz olarak güncel birçok bilgi içeriyor ama güncel demek bugünün dünyasında hız ve değişimin eş anlamlısı. Bu nedenle yazılarımı referans alıp seyahat planı yaparken değişken bilgileri (tarihi mekanları ziyaret, yemek ve konaklama önerileri, ulaşım bilgileri vs.) kontrol etmeyi unutmayın. Ve siz de benim gibi “bilgi paylaştıkça güzel” felsefesine inananlardansanız, yazıları zenginleştireceğini düşündüğünüz detayları iletin. Yolunuz açık olsun, gezgin ruhunuz hiç yaşlanmasın!”



Bu Yazıyı Paylaşın

Saffet Emre Tonguç

27/03/2024
1920'lerde doğan Afro-Amerikan kökenli bir müzik türü olan Jazz, sadece melodiden ve ritimden ...
10/08/2023
Lüksün ve zarafetin önde gelen temsilcilerinden biri olan Loro Piana, Bodrum'da tanıttığı ...
07/08/2023
Barbie filmleri, çocukluğumuzdan beri bizi büyüleyen, eğlenceli ve renkli karakterlerle dolu animasyonlardır. ...

Tüm Yazılar Bitti :(