Hayatı doyasıya yaşayıp, elimizden kaçırmamıza sebep olan 5 neden:
Gelecek Kaygısı
Kaygı, düşündüğümüz sorun ne ise sonucun değişmesini sağlayıp bize yardımcı olacak bir durum değil. Endişe ederek, anın tüm özgürlüğünü yaşayamadığımızı fark etmemiz gerekiyor. Sürekli gelecek konusunda kaygılı olmak da bizi strese sokmak dışında pek bir işe yaramıyor. Boş zamanın en büyük habercisi olarak adlandırılan bu durum; zamanı iyi değerlendirmemiz ve altını doldurmamız gerektiğini de belirtiyor.
Farkında Olmamak
Çağın artık yaşayan insanlara değil robotlara eğrildiğini biliyoruz. Ama robot yapmamız gerekirken kendimizi mekanikleştirdiğimizi farkında değiliz. Örneğin; yediğimiz yemeği ihtiyaç için değil tadını çıkarmak için de yemeliyiz. Haftada en az bir kere tüm duyu organlarınıza dikkatinizi vererek yürüyüşe çıkın. Çevrenizdekileri dikkatle görün, dokunabildiklerinize dokunun, adımlarınıza ve nasıl adım attığınıza dikkat edin, çevrenizdeki kokulara odaklanın, sesleri dinleyin, yaşayın her şeyi. Zihin ve bedeninin aynı yerde olmasını, birlikte anı yaşamasını sağlayın. Andan zevk almamız gerektiğini unutmamalıyız.
Birden Fazla İş ile Uğraşmak
Modern dünyanın en büyük problemlerinden biri, zamanın getirdiği telaş ile zamanı verimli kullanamamak ve işleri güne yetiştirmek adına anı kaybetmek. Nasıl ki araba kullanırken, telefon ile uğraşmak felaketi getiriyorsa bu da aynı kapıya çıkıyor. Günü bölümlere göre planlamalıyız, düşünmek için bile özel bir an yaratırken işleri yığmamak adına zamanı ona göre ayarlamak gerekiyor.
Çok Düşünmek
Beynimizin sürekli aktif olması demek, çok fazla düşünmek demek değildir. Çok düşünme eylemini bir konuda kendimizi şartlamamız gereken durumlarda yaratmalıyız. Kafamıza taktığımız sorunları sürekli düşünerek halledemeyeceğimiz gibi, çok fazla düşünmek durumu işin içinden çıkılması zor bir hale de getirebiliyor. Bu yüzden sorunları tamamen ertelemek ve düşünmek yerine, ona özel bir zaman ayırmamız gerekiyor. Böylelikle anı kaybetme ihtimalimiz azalmış olur.
Teknolojiye Ara Vermemek
Çoğumuzun yaptığı en büyük hatalardan biri. En basit örneği; telefona o an ihtiyacımız olmasa bile gün içerisinde elimizde taşımak. Sürekli olarak can sıkıntımızı, boş zamanımızı, hatta dolu olan zamanımızı bile farkında olmadan teknoloji ile boşa harcıyoruz. Bu en sevdiğimiz sanatçının, en sevdiğimiz şarkısını dinlerken hissetmek yerine, video kaydına almamız gibi bir durum. Bazı anları sadece anılarımızın kaydına almamız gerektiğini unutmayalım.
Oscar Wilde'nda dediği gibi... "Yaşamak, yeryüzünde en nadir rastlanan şeydir, insanların çoğu, yalnızca var oluyorlar o kadar." bu sözü göz önünde bulundurarak aldığınız nefesin kıymetini bilin ve bilinçli bir şekilde hayatınızı sürdürmeyi başarın!